Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda, Bakanlığı ve bağlı kuruluşların 2026 yılı bütçe görüşmelerinde sunum gerçekleştirdi.
Mehmet Şimşek, sunumunun akabinde milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Şimşek, sorulara cevap verirken hakkında toplumsal medyada yayılan “Mide rahatsızlığı yine nüksetti. Yurt dışında tedavi görüyor.” argümanlarına da cevap verdi.
DEPREM HARCAMALARI
Deprem bölgesinin ihyasının en büyük öncelik olduğu lisana getiren Şimşek, 2025 fiyatlarıyla bugüne kadar 3,6 trilyon lira, yani 90 milyar doların üzerinde bütçeden tahakkuk bazlı harcamanın kelam konusu olduğunu aktardı.
Şimşek, Kahramanmaraş merkezli zelzele afetinin çabucak akabinde bölgede her türlü önlemi hayata geçirdiklerine değinerek, "Mücbir sebep haline ait yasa geçen sene biliyorsunuz değiştirildi ve uzatıldı. Biz uzatma imkanlarının tümünü kullandık, münasebetiyle 30 Kasım'da sona erecek. Ancak şunun altını çizmek istiyorum, birincisi, zelzeleden etkilenenler, etkilendiklerini kanıtlarlarsa zorlayıcı hali sona erse dahi zorlayıcı halden yararlanacaklar. İkinci mevzu, teminat konusunda bir kolaylığa gittik, 250 bin liraya kadar teminat kuralını kaldırdık." diye konuştu.
"VERGİSİNİ ÖDEMEYENİ ÖDÜLLENDİRECEK DÜZENLEMEYİ DOĞRU BULMUYORUZ"
Milletvekillerinin vergi affına ait sorularını de yanıtlayan Şimşek, şunları söyledi::
"Geçtiğimiz devirlerde düzenlemeler yapıldı. Düzenlemelerde genelde vergi asıllarında rastgele bir indirim yahut silinme olmadı. Yalnızca gecikme faiz ve artırımları enflasyon oranında güncellendi. Yapılandırmanın vergi ahengini bozduğu çok net. Şayet, mükellefimiz bilançosunu, gelir tablosunu sunup zorda olduğunu gösterirse memnuniyetle taksitlendirme yaparız. Bu manada yapılandırma zordaki herkese açık. Bunun için yasal düzenleme gündemimizde yok. Vergisini vaktinde ödemeyeni ödüllendirecek düzenlemeyi gerçek bulmuyoruz."
"EMEK YOĞUN BÖLÜMLERDE EK ÖNLEMLER ALACAĞIZ"
Şimşek; dokuma, mobilya, deri, konfeksiyon, ayakkabı üzere emek ağır bölümlerde birtakım ıstırapların olduğunu bildiklerini, bu düşünceleri görmezlikten gelmeyeceklerine dikkati çekti. Atılan adımları hatırlatan Şimşek, "Emek ağır dalların düşüncelerini yeniden çalışıyoruz. Ek önlemler alacağız. En güçlü halde üretimimizi, istihdamımızı desteklemeye devam edeceğiz. O bahiste da başımızda bir tereddüt yok." tabirlerini kullandı.
BÜTÇE AÇIĞI
Ekonomi programına ait değerlendirmelerde bulunan Şimşek, "Bütçe açığı yüzde 5,1'den geçen sene 4,7'ye geriledi. Bu sene de büyük ihtimalle yüzde 3,5-3,6 civarında gerçekleşecek. Münasebetiyle bütçe açığı düşüyor. Bu manada program çalışıyor. Şu anda cari açık tasa kaynağı olmaktan çıktı. Program çalışmasa, sonuç almasak kredi derecelendirme kuruluşları niçin notumuzu artırsın? Bu sene birçok şokla karşı karşıya kaldık. Ona karşın program rüştünü ispat etti ve sağlam olduğumuz ortaya çıktı. Şayet bu programı uygulamasaydık, enflasyon ne olurdu sorusunu sormak bile istemiyorum." halinde konuştu.
Şimşek, dezenflasyonun devamı için kuralların yerinde olduğunu, şu anda dezenflasyonun devam ettiğini, mali disiplini tesis ettiklerini, sürdürülebilir cari istikrarın olduğunu ve kur muhafazalı mevduattan çıkışı tamamladıklarını belirtti.
"2,5 YILDA 4 BİN 567 FİRMA KONKORDATO MÜRACAATINDA BULUNDU"
Reel bölümde bütün dünyaya emsal formda zahmetlerin olduğuna, programın da yan tesirlerinin olabileceğine işaret eden Şimşek, yaklaşık 2,5 yıllık periyotta 4 bin 567 firmanın konkordato müracaatında bulunduğunu bildirdi. Şimşek, şöyle devam etti:
"Bu firmaların cirodaki hissesi yüzde 0,89, ihracattaki hissesi yüzde 0,85, istihdamdaki hissesi yüzde 0,73. Konkordato ilanı iflas etmek manasına gelmiyor. Zati mahkemelerin olağanda yaşama talihi olan firmalara bu imkanı sunması lazım. Şu anda ticari kredilerin takip oranı yüzde 1,8. 10 yıllık ortalama yüzde 3 civarı. Şu anda bunun çok altındayız."
KARŞILIKSIZ ÇEK
Şimşek, Eylül 2025 prestijiyle karşılıksız çeklerin toplam keşide edilen çeklere oranının yüzde 2,8 olduğunu ve bunun yüzde 2,5 ile son 12 yıllık ortalamanın üzerinde olduğunu aktardı.
Finansmana erişim konusunda kolaylaştırıcı adımlar attıklarını ve bunun devamının geleceğini vurgulayan Şimşek, Eximbank'ın bu yıl ihracatçılara 53 milyar dolar kredi vereceğini ve bu kredilerin değerli bir kısmının neredeyse yüzde 50 faiz sübvansiyonu içerdiğini kaydetti.
"VERGİ BORCU SİLİNMESİNDE BENİM MÜDAHALEM YOK"
Şimşek, vergi harcamalarını düşürdüklerine değinerek, 2026'da vergi harcamalarının 1 trilyon 92 milyar lirasının minimum fiyatın vergi dışı bırakılmasından kaynaklandığının altını çizdi. Şimşek, şunları kaydetti:
"Asgari fiyata vergi mi istiyorsunuz? Vergi harcamalarının üçte biri taban fiyatın vergi dışı bırakılmasıdır. Yatırım, üretim ve ihracatın teşviki için bunları yaparsınız. İstihdam için yaparsınız. Bunların meblağı 641,5 milyar lira. Engelli bireyler başta olmak üzere dezavantajlı kümelerin desteklenmesi, eğitim, sıhhat, kültür, spor faaliyetleri için çevresel faaliyetlerin desteklenmesi için ayrılan hisse yaklaşık 265 milyar lira. Çiftçilerin ziraî faaliyetlerinin desteklenmesi için ayrılan hisse 262 milyar lira. Çiftçimizin vergisini mi artıralım? Yemi, gübreyi de mi vergiye tabi tutalım? Vergi borcu siliniyor dediğiniz bunlar. Zira bunun dışında vergi borcu silinemez, bunların hepsi kanunla yapılıyor, hiçbirisinde benim müdahalem yok.
"BENDEN SERMAYECİ ÇIKMAZ"
Bakan Şimşek, "Benden burjuva sermayeci çıkartamazsınız arkadaşlar, mümkün değil. Bakın, kurumlar vergisini 5 puan artıran benim, bankaların vergisini yüzde 20'den yüzde 30'a çıkartan benim, bankaların harçlarını yüzde 50 artıran benim, yurt içi minimum kurumlar vergisi getiren benim, global şirketlere taban kurumlar vergisi getiren benim. Şirketlerin taşınmazlardaki satışlarda yüzde 50 kar istisnasını kaldıran benim, iştirak payı satış karı istisnasını düşüren benim. Kâr hisselerine stopajı yüzde 10'dan yüzde 15'e çıkartan benim. Şu anda 6 ay vadeye kadar fon ve mevduatlar, toplamın yüzde 95'ini oluşturuyor. Bunların vergisini yüzde 17,5'e çıkardık. Şayet ben rantiyecisiysem, ben global sermayeyi temsil ediyorsam nasıl mevduatların faizini yüzde 5'ten yüzde 17,5'e çıkarıyorum? Benden sermayeci çıkmaz. Ben kamu hizmeti yapmak için buradayım." dedi.
"BASİT YORDAMDA KALMASI GEREKENLERE HER TÜRLÜ KOLAYLIĞI YAPMAYA AÇIĞIZ"
Şimşek, daha evvel "ücretler enflasyona neden oluyor" dediği tezlerine yönelik bu türlü bir şey söylemediğini ve o açıklamasında bütçe açığının enflasyonist olacağını kastettiğini de vurguladı.
Yüksek alkollü içkilerde yüzde 1 ÖTV alındığı tezlerine da karşılık veren Şimşek, bu kümedeki kimi eserlerin ÖTV'sinin yüzde 39,8 düzeylerinde olduğunu ve KDV de eklenince vergilerin yüzde 56,5 düzeylerine ulaştığını kaydetti.
Şimşek, haksız rekabetin giderilmeye çalışıldığını, otomatik olarak kolay metottan gerçek tarza geçilmediğini ve kuralların olduğunu belirterek, gerçek manada kolay tarzda kalması gerekenlere yönelik her türlü kolaylığı, düzenlemeyi yapmaya açık olduklarını bildirdi.
"ALINACAK GELİR VERGİSİ MEBLAĞI MİLLETLERARASI KARŞILAŞTIRMAYA NAZARAN DÜŞÜK"
Şimşek, 2025'te alacakları gelir vergisi meblağının 2,8 trilyon lira olduğuna işaret ederek, bunun milletlerarası karşılaştırmalara nazaran düşük seviyede olduğunu söz etti.
Asgari fiyata kadar bütün fiyatları vergi dışı tuttuklarını lisana getiren Şimşek, "Şimdi dediniz ki 'bu vergi dilimlerini niçin artırmıyorsunuz?' Yine değerleme oranında artırdık, artıracağız." diye konuştu.
Şimşek, çalışanların alın terinin karşılığını alması için ellerinden geleni yapmaya devam edeceklerini söyledi.
500 BİN TOPLUMSAL KONUT
"500 bin toplumsal konut" projesinin kıymetli olduğuna dikkati çeken Şimşek, "Samimi halde destekleyeceğiz. Zira 500 bin toplumsal konut için, kira değil, gelirine nazaran bir kira yahut bir bedel ödenecek. Nitekim minimum ücretlimizin, emeklimizin, memurumuzun alabileceği çerçevede 500 bin konut." ifadelerini kullandı.
"NE KRONİK HASTALIĞIM NE DE YAKIN TAKİP GEREKTİREN BİR HASTALIĞIM VAR"
Şimşek, hasta olduğuna ait argümanlara yönelik ise "Benim şu anda ne kronik hastalığım ne de yakın takip gerektiren bir hastalığım var. Bugüne kadar ülkeme hizmet dışında, hiçbir mülahazam olmamıştır." şeklinde karşılık verdi.
