Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin düzenlediği Mekânsal Planlama Çalışması Toplantısı’nda konuşan TÜRSAB Genel Lider Yardımcısı, BTSO Turizm Konseyi Başkanı ve BUSİAD Turizm Kurulu Üyesi Hasan Eker, Bursa’nın geleceğini şekillendirecek planlarda turizmin lokomotif bir kesim olarak ele alınması gerektiğini vurguladı.

“Bursa’nın endüstrisi kadar turizmi de planlara dâhil edilmelidir” diyen Eker, kentin hem doğal hem de kültürel potansiyelinin gerçek planlama ile dünya ölçeğinde bir destinasyona dönüşebileceğini belirtti.

“Fuar alanı, sağlık köyü ve süratli tren sınırı öncelikli muhtaçlıklar arasında”

Eker, Bursa’nın ekonomik ve stratejik pozisyonunun fuar ve kongre turizmi için büyük bir avantaj sunduğunu tabir ederek, 1/100.000 ölçekli planlarda büyük bir fuar alanı ve kongre merkezi için yer ayrılmasını önerdi, ayrıyeten sıhhat ve termal turizmini geliştirecek bir “Sağlık Turizmi Köyü” projesinin de planlarda yer almasının gerekliliğine dikkat çekti.

Bursa’nın memleketler arası turizm pazarında büyüyebilmesi için ulaşım altyapısının güçlendirilmesinin elzem olduğunu belirten Eker, Bursa merkezinden Yalova üzerinden İstanbul Sabiha Gökçen ve İstanbul Havalimanı’na uzanacak süratli tren çizgisinin 1/100.000’lik planlara eklenmesini önerdi.

“Turizm çeşitliliği Bursa’yı markalaştıracak”

Turizmin farklı alanlarına yönelik planlamaların Bursa’yı dünya kentleriyle rekabet edebilir hale getireceğini söyleyen Eker, “Bursa Spor Vadisi”, “Golf Alanı”, “Film ve Dizi Platosu”, “Curise Yat Limanı” ve “Tematik Cümbüş Alanı” üzere projelerin hem iç turizmde hem de milletlerarası seviyede çekim gücü yaratacağını lisana getirdi.

Eker, başka taraftan ayrıyeten Uluabat Gölü etrafında balon turizmi, paraşüt ve rafting üzere tabiat ve macera turizmine yönelik alanların oluşturulmasının kente yeni bir soluk getireceğini belirtti.

“Tarihi, kültürü ve doğayı bütüncül ele alan bir yaklaşım şart”

Eker, Bursa’nın esaslı tarihini ve varlıklı kültürel mirasını geleceğe taşıyacak adımların planlarda kesinlikle yer alması gerektiğini söyleyerek, bu kapsamda, Kent Tarihi Müzesi, Bursa Anıtı, Kızık Köyleri Teleferik Projesi ve Uludağ trekking yolları üzere projelerin kentin turizm potansiyelini milletlerarası boyuta taşıyacağını vurguladı.

“Turizmin kente yayılması sürdürülebilir kalkınmanın anahtarıdır”

Eker, turizmin sadece kent merkezinde değil, ilçelere de yayılması gerektiğini belirterek, ilçeleri birbirine bağlayacak iki istikametli tren sınırı teklifini paylaştı. Turizm için kent merkezindeki yapı ve insan yoğunluğunun homojen bir formda tüm Bursa’ya dağıtılması gerektiğini söyleyen Eker, “Bunu sağlamanın da yolu ilçelere tren yolu yapmaktır. Birinci tren güzergahı Osmangazi-Nilüfer-Maracabey-Mustafakemalpaşa-Harmancık-Büyükorhan-Orhaneli-Keles-Osmangazi sınırıdır. İkinci tren güzergahı ise Osmangazi-Yıldırım-Kestel-İnegöl-Yenişehir-İznik-Orhangazi-Gemlik-Osmangazi çizgisi olmalıdır. Bu proje endüstrinin ilçelere kaymasını sağlayacağı üzere kent merkezinde çalışan ilçe vatandaşlarının kent merkezine taşınmasını engelleyecektir” dedi.

Eker, ayrıyeten köylerde üretimin desteklenmesi, kooperatif satış alanları, yöresel eser pazarları ve turistik satış mağazaları kurulmasının, hem kırsal kalkınmayı hem de turizm gelirlerini artıracağını tabir etti.

“Bursa geleceğe vizyonla hazırlanmalı”

Hasan Eker, turizmin yalnızca konaklama ve seyahat değil, birebir vakitte kent planlamasının bir modülü olduğunu belirterek şu sözleri kullandı:

“Bursa’yı geleceğe taşıyacak 1/100.000 ölçekli planlarda turizm ana eksenlerden biri olmalıdır. Hakikat planlama, sürdürülebilir yatırımlar ve vizyoner projelerle Bursa; İstanbul’un çabucak yanı başında, Türkiye’nin turizmde yeni çekim merkezi haline gelebilir.”