İçtihat Bülteni Uygulaması’ndan edinilen bilgiye nazaran, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 10. Hukuk Dairesi tarafından eşler ortasında görülen boşanma ve tazminat konularına ait olarak erkek eş aleyhine, bayan eş lehine manevî tazminata hükmedildi.
Erkek eş, istinaf incelemesi sonucunda verilen kararı mühleti içerisinde temyiz etti ve belge Yargıtay 2. Hukuk Dairesi incelemesine alındı.
Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, temyiz incelemesi sonucunda bozma ilâmında şu tabirlere yer verdi.
"Mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen davalı erkeğin ‘Evi ve ailesiyle ilgilenmediği, gereksinimlerini karşılamadığı, tertipli bir işinin olmadığı’ halindeki kusurlu davranışları davacı bayanın kişilik haklarına taarruz niteliği taşımamaktadır. 4721 sayılı Kanunun 174 üncü unsurunun ikinci fıkrası kaideleri bayan faydasına oluşmamıştır. O halde, davacı bayanın manevî tazminat talebinin reddi gerekirken, yazılı halde kabulüne karar verilmesi gerçek görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir."
Böylelikle, birden fazla boşanma davasında, bu üzere savlara kusur olarak dayanıldığı göz önüne alındığında, bu savların sabit olması durumunda bile manevî tazminata hükmedilemeyeceğini içtihat ederek değerli bir emsal karara imza atmış oldu.